UZAKTAN ŞİFANIN TEMEL DİNAMİKLERİ(Kuantum Şifa kitabımdan)

-Şifacı; şifa enerjisi odaklayacağı kişinin adı, soyadı ve o anda hangi ülke, şehir ya da kasabada olduğunun bilgisini ister.

-Olanaklı ise resmini görmek ister. Değilse sorun olmaz.

-Şifa aktarılacak saat, gün kararlaştırılır.

-Şifayı alacak olan kişi; sakin rahatsız edilmeyeceği bir yerde, ayaklar birbirine değmeyecek şekilde açık biçimde, sırt üstü uzanır. Eller bedenine değmeyecek şekilde ayaları yukarı bakar biçimde bedene paralel uzatılır. Ya da rahat bir koltuğa oturarak gözlerini kapatır. Eller dizlerin üzerinde ayaları yukarı bakar vaziyette, ayaklar omuz genişliğinde açık.

-Şifacı kişinin ruhundan izin ister. ”SONSUZ YARATICI KAYNAKTAN, KANAL OLARAK AKTARDIĞIM ŞİFA ENERJİSİNİ SANA AKTARMAMA İZİN VERİYOR MUSUN”. Bu 3 kez tekrarlanır.

-Şifayı alan, 3 kez “İZİN VERİYORUM” der.

-Ve niyet eder.

Örnek; ”Nilsu Süheyla Irmak aracılığı ile aktarılan şifa enerjisini almaya varlığımı açıyorum. İzin veriyorum. Kabul ediyorum, minnettarım” der ve gözlerini kapatıp gevşer. Bunu kulağı duyacak kadar sesli söylemek gereklidir. Evrene bildirimde bulunuyorsunuz. Yaratıcı Kaynakla rezonansa geçiyorsunuz.

-Şifacı; niyet bildirimini yapar. Ve şifayı odaklamaya başlar. 21 dakika minimum şifa aktarılır. 45 dakika, 1 saat sürebilir. Enerjinin akışına göre bunu şifacı ayarlayabilir. Gönderim kesildikten sonrada bir süre enerji akmaya devam eder.

-Eğer şifacı; bir gruba ya da toplu uzaktan şifa odaklayacaksa, şifa aktarımına başlamadan önce Yaratıcı kaynağa, (Alan’a, Evrene her ne diye hitap ediyorsa)tek, tek kişilerin isim, soyadı ve o anda bulundukları yerleri bildirir. Bu uzaktan şifa aktarımında genel olarak atlanılan eksik halkadır. Tek, tek kişilerin tam isim soyadları ve yer bilgisi geçilmeden şifa enerjisi odağına ulaşamamaktadır.

-Kişinin niyeti oldukça etkili olmakla birlikte, bu mailde mail adresinin belirtilmemesine benzer. Enerji açıkta kalır. Enerji her zaman düşünceyi izler. Kişiyi ya da yeri biliyorsanız hiçbir şeye gerek olmadan kişiyi zihin gözünüzde imgeleyerek enerjiyi odaklarsınız. Değilse ve de toplu gönderimlerde kişinin bilgileri sözle kaynağa bildirilir. Evren matematikseldir. Sözle yönetilir.

-Eğer sadece niyetimizle şifaya kavuşacak olsaydık ki buda mümkündür. Gezegene her an Foton Enerji yağmaktadır. O enerjiyle rezonansa geçtiğimizde anında şifalar gerçekleşir. Düşünün yaşamlarımızı nasıl sürdürüyoruz. Sürekli toprak elementi aracılığı ile Dünyanın çekirdeğinden enerji alarak besleniyoruz, hava elementi ile sürekli yaşam enerjisini soğurup yaşamımızı sürdürüyoruz. Kısaca Toprak-Ateş-Hava-Su elementleri yaşamımızı sürdürülebilir kılıyorlar. Pekala niyetimizle Yaratıcı Kaynakla da kendimiz bağlantı kurabiliriz. Bunun yol yöntemleri vardır. Eğitimlerde nasıl kendi şifacılarınız olacağınızı zaten öğreneceksiniz.

Kuantum Bilince eriştiğimizde hepimiz, kendi şifacılarımız olmayı başarabiliriz. Ama insan önce kendi gücüne inanmayı başarmalıdır.

-Şifacı direk Yaratıcı Kaynağa bağlı olarak Trafo gibi enerjiyi aktarır. Kanallık eder. Evet, ben aynen kendimi böyle tanımlıyorum. Yaradan’ın Yeryüzü Trafosuyum. Çünkü şifayı gerçekleştiren kitabın çeşitli yerlerinde hep dile getirdiğim gibi KİŞİNİN KENDİ BEDENİDİR.

ŞİFACI, ŞİFAYA İHTİYACI OLAN KİŞİNİN kendisidir. Şifayı gerçekleştiren hastanın DNA’sıdır.

Şifayı aktaran sadece enerjiyi tutan kişidir. O da ona Yaşama amacı, yaşam dersleri nedeniyle verilmiş bir armağan, yetenektir. Hepimizde aynı yetenekler vardır. Bazılarımızda aktif, bazılarımızda uykudadır.

-Uzaktan şifa aktarımında yönlendirilen enerji kişinin Epifiz bezine yönlendirilir. Çünkü varlığımızın oluşumundan sorumlu hücremiz Epifiz bezinin içindedir.(Buna Tanrı Hücresi de denmektedir. Ezoterik Kayıtlar)

Aslında tüm şifa seansları Epifiz bezinin aktifleştirilmesiyle başlar. Yani dikkat ederseniz hep önce şifa aktarımı tepe çakradan başlatılır. Çünkü şifacı direk Yaratıcı kaynağa bağlanır ve Rezonansı tutar. Bu enerjide tepe çakradan akar. Güneşin ardındaki Spiritüel Güneş(Sirius B)Yaratıcı kaynağa kapıdır, geçittir.

Aşamalı olarak Hipofiz,(Alın Çakra 3.Göz bölgesi) Timüs bezi ve Eterik Kalp çakra aktifleştirilerek tüm bedene, hücreler, atomaltı parçalara kadar enerji yayılır.Bu kez, Eterik kalpten şifa enerjisi tüm Enerji bedenlere aktarılır.(İçten dışa fiziksel, eterik, zihinsel, duygusal, ruhsal, aurik ve ışık bedenlerimize akarak yırtıkları gedikleri onarır. Yeni altın ışıkla döşer ve şifa gerçekleşir. Kişinin hastalık konusundaki bilinci, duyguları değişirse şifa kalıcı olarak etki gösterir.

Zaman, zaman direk olarak kişinin Eterik Kalbine şifa odakladığımda oluyor. Bu o anda doğaçlama oluyor. Biliyorum ki şifayı yönlendiren Yüce benlerimiz. O zaman rahat biçimde direk kalbe yöneliyorum. Kalbin Manyetik Enerjisinin Beynimizin enerjisinde 5.000 kat daha güçlü olduğunu bize bilim söylüyor. Endişeye gerek yok. Biz her şeyi önce kalbimizle bilir, hisseder ondan sonra bilincimizi devreye sokarız. Dikkat edin bu hiç şaşmaz.

( Gezegene şifa odaklarken, Dünyanın çekirdeğine ve manyetik ağına şifa odaklanır. Dünyanın kalbi çekirdeğidir. Ya da bir bölgeye enerji odaklayacaksanız; örneğin” sevgimi ve ışığımı Türkiye Ülkesinin Manyetik Ağına ve topraklarının kalbine odaklıyorum” diyebilirsiniz. Sorunlu bir bölgeye enerji odaklayacağımız zamanda bölge belirtilir ve toprağının kalbine ışığımı odaklıyorum denir.)

Aldığım eğitimlerin hepsinde bilgi aynıydı. Bana Astralde gösterilende aynı idi. Deeksha da, Foton Şifada da, Sufi Şifacının ellerin pozisyonları çalışma sıralamaları hepsinde aynı idi. Ve bu beni büyülemişti. Ve inancım kuvvetlenmişti. Bilgi her yerde aynı olmalıydı. Aksi Evrenin düzenine ters düşerdi. Ve ben 9 yaşımda otomatik aynı şeyleri bilinçsizce yapıyordum. Bilinçsizce demek, ruhuma hakaret olmasın. DNA’m da bu bilgiler kayıtlı gelmiştim. Ellerimden delice enerji akardı. Ve yaşam boyu kanıtlar arayarak şifacılardan eğitimler aldım. Artık biliyorum ki ALAN’dan ve içimizdeki Kutsal DNA dan istediğimiz bilgiyi çekebiliriz.

İnanç+Niyet+Frekans=KUANTUM ŞİFA gerçekleşiyor. Bu benim formülüm. Ya da bütünün.

-Şifa aktarımı yaparken kişinin enerji alanından ya da fiziksel bedeninden de bilgi alabilirsiniz. Ya da duru görü yoluyla size kişiyle ilgili bilgi aktarılır, gösterilir. Bunun için Theta Frekansta olmanız gerekir.

-Bir seferinde Londra da yüzünü bile görmediğim bir kardeşime uzaktan şifa aktarımı yaparken, evini, annesinin kırmızı terliklerini beyaz tüylerini, evde dolanan başka genç bir erkeği ve en vurucu olan 30 yaşındaki çocuğun bedenini 80 yaşında bir iskelet gibi görmüştüm. Ve kalbinin üzerinde dikdörtgen bir metal görmüştüm. Ve ruhum konuşuyordu. ”Söyle o metali çıkarsınlar çocuğun bedenine zarar veriyor.”

Şifa bittikten sonra bunları söyleyememiştim. Ertesi günü annesine ve yakınına aldığım vizyonları anlattığımda şoka girmişlerdi. Evin pencerelerine, annesinin terliklerinin tüylerine, çocuğun görüntüsüne, rengine, evde dolaşan çocuğun kardeşi olduğuna varana kadar. Ve de kalbin üzerindeki metalin; danışanımın kalbinde pil olduğuna varana kadar her şey 12 den vurmuştu. Bunu söylediklerinde bu seferde ben şok olmuştum. Hemen o gün hastaneye gidiyorlar. Ve pilin kontrol edilmesini istiyorlar. Doktorlar kalbin iltahaplanmış  olduğunu  söylüyorlar ve pil çıkarılıyor. Doktorlar, annesine nasıl fark ettiklerini soruyor.

 Annesi de “Türkiye den Uzaktan Şifa gönderen şifacı söyledi deyince, benim hayat tehlikeye giriyor. Şaka, şaka doktorlar nasıl olabilir böyle bir şey diye şakına dönüyorlar. Ve beni Londraya davet ediyorlar.Tabiki burada ego yapmıyorum. Onlara kanıt sunmak için görüşmeye gitmiyorum.

 Ama Yaratıcı böyle bizim aracılığımızla çalışıyor diye hissediyorum. Bu çocukla çok uzun zaman çalıştım. Çünkü Dystonia hastasıydı ve birçok sorun vardı. Çok güzel aşamalar kaydettik. Yaşama sarıldı. Şükürler olsun. Ama gece 12 den 3’e kadar şifada kaldığım zamanlar oluyordu.

Kısaca uzaktan şifa tüm engelleri aşıp mucizeler yaratabilir. Ancak çok emek ve koşulsuz adanmışlık ve Yaradan’a teslimiyet ister. Bu bireysel şifa içinde geçerlidir. Kişi iyileşmeye hazırsa ya da kararlıysa şifa çok kolay gerçekleşir. Hepimizde zaman, zaman geçmişe kaymalar oluyor. Ben işin bilincine varmış olmama rağmen zaman, zaman dizimde sorunlar oluyor. Bunun birçok nedeni olduğunun biliyorum. Yaşadığımız çevrenin enerji dengesinden tutunda, beslenme, gıdaların saflığı, ilişkilerimiz, duygu durumumuz, yaşam koşullarındaki iniş çıkışlar, daha birçok etken sayılabilir. Enerji merkezlerimiz günlük yaşamın stresiyle bile tıkanabilir enerji akışımız bozulabilir. Sık, sık nefes, meditasyon, enerji dengeleme teknikleri kullanılarak dengeyi tekrar düzeltmek gereklidir. Tıpkı evi her sabah havalandırdığımız gibi, bedenlerimizi de sıklıkla havalandırmalı, negatiflerden arıtmalıyız.

Bende, başka şifacı arkadaşlarımdan, regresyonistlerden seanslar alıyorum. Öğrenmenin, değişimin, dönüşümüm sonu yok.

Sevgi ve ışıkla…

Nilsu Süheyla Irmak